3 Mayıs 2024

Yazar: Diyetisyen Buse Sepin

Zayıflama Çayı

Toplumda yaygınlaşan obezite sıklığı insanları kilo verme amacıyla farklı arayışlara sürüklemiştir. Her geçen gün çok fazla zayıflama yöntemi duymaktayız. Peki bunların ne kadarının gerçekten etkili olduğu merak konusu. Toplumda yaygınlaşan obezite sıklığı insanları kilo verme amacıyla farklı arayışlara sürüklemiştir. Fiziksel aktivitenin artırılması, beslenme davranışı değişiklikleri gibi yaşam tarzı değişikliklerinin yanı sıra farklı vücut ağırlığı koruma yöntemleri geliştirilmekte ve bu yöntemlerin içerisinde “zayıflama ürünü” adı altında birçok destek (suplement) seçeneği sunulmaktadır. Bunlardan en sık duyulanı zayıflama çayı ve zayıflama ilaçlarıdır. Maalesef teknolojinin ilerlemesiyle ve dünyanın gelişmesiyle insanlar onlar için en kolay ve en kısa süreli yöntemlere başvurmakta. Fakat bunlara başvururken kilolu  hallerinin uzun yıllar boyunca sağlıksız beslenme sonucu bir durum olduğunu unutmamaları gerekir.

Kısa sürede çok hızlı ve ani kilo verebilmek için sağlıklarını riske atacak çok fazla yöntem ortaya çıkmıştır. Piyasada zayıflama çayı, zayıflama ilacı oldukça yaygınlaşmış bir durumda.

Hastalarda ilaç tedavisine başlama kararı, fayda ve zararlarının dikkatli değerlendirilmesinden sonra alınmalıdır. Hastanın ilk muayenesinde; BKİ, bel çevresi ile diyabet, dislipidemi, hipertansiyon, uyku apnesi gibi komorbid durumlar mutlaka değerlendirilmelidir. İlaç tedavisinin tek başına obeziteyi tedavi etmediği unutulmamalıdır. Obezite nedeniyle zayıflama ilacı veya zayıflama çayı kullanan kişiler ; kilo kayıplarının duracağı, ilaç veya çay tedavisini kesmeleri halinde ise kilo artışının beklendiği organlarının zarar görme ihtimali unutulmamalıdır.

Zayıflama tedavisinin esas kısmını diyet, egzersiz ve yaşam tarzı değişikliğinin olduğu artık kişiler tarafından kabul edilmeli ve bu yönde adımlar atılmalıdır.

Yapılan araştırmalarda zayıflama ilaçlarının ve zayıflama çaylarının; taşikardi, hipertansiyon, uykusuzluk, ağız kuruluğu, kabızlık, sinirlilik gibi yan etkileri bulunmaktadır. Yapılan çalışmalarda miyokard enfarktüsü ve inme gibi ciddi yan etkiler oluşturduğu görülmüştür.

İnsanlar özellikle zayıflama çayının bitkisel olduğu gerekçeleri ile zararının olmadığı algısına kapılmıştır fakat bu doğru değildir. Bitkisel ürünler de organ zararlarına ve tahribatına sebep olabilmektedir.

Yapılan çalışmalardan zayıflama çayı kullanan bir kişide klinik vakaya örnek vermek gerekirse:

36 yaşında, kadın hasta ishal, halsizlik, bulantıkusma, vücutta yaygın ağrı yakınmaları ile kliniğimize başvurdu. Hasta, iki hafta önce 2 saat süreyle bilincini kaybetmeye bilinci açıldıktan sonra ateş, terleme, idrar renginde koyulaşma hikayesi veriyordu. Özgeçmişinde hastanın 3 aydır zayıflamak amacıyla zayıflama çayı adıyla satılan içerisinde yeşil çay, limon kabuğu, kakule tohum, ebegömeci, orange pekoe extreleri, toz hibiskus çiçeği, maltodextrin, kafein ve acesulfam bulunan bitkisel çayı kullandığı öğrenildi. Hasta, zayıflama çayını normal çay gibi demleyerek, günde 3 kez yemeklerden sonra ve her defasında iki çay bardağı içtiği öğrenildi.  Hasta bitkisel çayı kullanırken sürekli ishal olduğunu ifade diyordu. Fizik muayenede batında sağ üst kadran hassasiyeti ve barsak seslerinde artış dışında özellik yoktu. Laboratuvar incelemelerinde çoğu değerleri negatif olarak bulundu. Ultrasonografide karaciğer parankim ekosu artmış olarak görüldü. Hasta toksik akut hepatit olarak değerlendirilerek semptomatik tedavi verildi. Bir hafta sonra klinik ve laboratuvar bulguları düzelen hastaya, zayıflama çayını kullanmaması önerilerek şifayla taburcu edildi.

 

Sonuç itibariyle bu tarz zayıflama çayları ve zayıflama ilaçlarının bileşenlerinin çok fazla araştırılmaya ihtiyacı vardır ve bu konuda bilgi eksikliği çok fazladır. Bu sebeple bu ürünlerin bitkisel olması savunulsa bile  kullanılmaması ve zayıflamanın sürdürülebilir dengeli ve sağlıklı beslenme ile sağlanması gerekmektedir.

Kişi sürdürülebilir ve sağlıklı dengeli beslenmeyi bir yaşam rutini, hayat döngüsü haline getirmediği sürece hangi yöntem ile ne kadar kilo verirse versin, verilen kiloyu geri alması oldukça olası bir durum. Sağlıklı beslenmeyi de en iyi şekilde sürdürülebilir beslenmeyi öğreten, sürüdülebilir listeler yazan diyetisyenler ile öğrenmeniz mümkün. Ayrıca bu dışarından alınan zayıflama ilacı veya zayıflama çayı gibi bir dış madde ile sağlanabilse bile bu dış maddeye bağımlı hale gelinmesi çok muhtemeldir. Kaldı ki bu zayıflama çayı ve zayıflama ilaçlarının gerçekten yağ oranından zayıflatıp, sağlığınızı, organlarınızı riske atmaması pek olası değil.

Unutmayın sağlığınızı kaybederseniz hiçbir şeyi iyileştiremezsiniz.

Bültene Abone Ol

Fit tarifler ve yazılarımızdan haberdar olmak için bültene abone olun